28 Şubat tutuklusu 82 yaşındaki emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın eşi Nilgün Doğan, “Çetin kalp hastası, şeker hastası, prostat kanseri. 10 gün evvel iç kanama geçirdi. Çetin’in İstanbul İsimli Tıp Kurumu’na gönderilmesi için, 10 müdafaa görevlisinin gidiş – geliş uçak bileti parasını cezaevi idaresi bizden istedi.” dedi.
Sözcü’den Gökmen Ulu’nun haberine nazaran, Doğan, “Geçtiğimiz perşembe günü rahatsızlık hissetmiş. Acil olarak doktora görünmek istediğini söylemiş. Buca Cezaevi’nde daima duran hekim yok. İç kanama olayından beş gün sonra tabip gelmiş. Bunun mideden mi bağırsaktan mı kaynaklandığı orada belirlenememiş. Yeşilyurt’taki Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilmesi kararlaştırılmış. Hastanede endoskopi ve kolonoskopi yapılması gerektiği belirtilmiş, 6 Aralık gününe randevu verilmiş. Daima bu hastaneye sevk ediliyor. Lakin bu hastane ‘cezaevinde kalabileceği yönünde’ heyet raporu verdi. En son buradaki doçent hekimin yazdığı raporda, ‘Çetin Doğan’ın rahatsızlıkları nedeniyle hayatı riski vardır fakat bu risk içeride de birebirdir dışarıda da aynıdır” denildi.” açıklamasını yaptı.
Doğan şunları söyledi:
“Eşimin kronik hastalıkları, ağır rahatsızlıkları var. Daha evvelden by – pass ameliyatı geçirdi. Belinden sekiz saat süren radikal bir ameliyat geçirdi, çorabını giyemiyor” dedi. Çevik Bir’in, tahliyesi sonrası avukatlarının infaz savcılığına dilekçe yazdığını kaydeden Doğan, “Anayasa Mahkemesi karar verene kadar tahliye edilmesini talep ettik. Bu mühlet içinde de düzgün hastane ve tabip seçme talihimiz olur, Çetin’in sıhhat durumunu toparlamaya çalışırız diye düşündük. Bunun üzerine tekrar hastaneye götürüldü. Daha sonra Çetin, İsimli Tıp Kurumu’na bir dilekçe yazmış. Buca Cezaevi Müdürlüğü, İstanbul İsimli Tıp Kurumu’na götürülüp getirilme süreci için yanına 10 muhafaza vazifelisi verilmesi ve bu müdafaaların gidiş – geliş uçak biletlerini Çetin Doğan’ın ödemesi gerektiğini söylemiş. Biletleri biz alsak ucuz bilet ararız lakin bizim maaşımız 15 bin lira zati. Bu kadar kişinin gidiş – geliş parasını karşılamamız imkansız. Çetin İsimli Tıp Kurumu’na gitmekten vazgeçti.”