Korkusuz muharriri Ahmet Takan, bugünkü köşesinde, “Sağlık Bakanlığı etken hususları birebir olmayan ilaçları da muadil olarak göstermeye başlamış!” savını gündeme getirdi. Türk Eczacılar Birliği yetkililerinin şikâyetlerine yer verdiği yazısında, “Bu sistem bu türlü devam ederse, her 2 eczaneden biri kapanma noktasına gelecek” diye uyardı.
Takan, eczacıların seslerini duyurabilmek için 16 Ekim’de Ankara’da büyük bir mitinge hazırlandığını hatırlattı.
Takan’ın Türk Eczacılar Birliği yetkililerinin aktardığı görüşleri şöyle:
“Gelinen noktada, mevcut Beşeri Eserlerin Fiyatlandırılmasına Dair Bildirim (İlaç Fiyat Kararnamesi) ve ilaç geri ödeme siyasetleri, hastaların ilaca ulaşabilmesi için cebinden daha fazla ödeme yapmasına, ilaç fiyat farklarına ve ilaç yokluklarının oluşmasına neden olmakta ve toplumda memnuniyetsizlik giderek artmaktadır.
“Eczane işletme masraflarının artması, İlaç Fiyat Kararnamesi’ndeki baremlerin değiştirilmemesi nedeniyle de, ülkemizde halkımıza nitelikli sıhhat hizmeti veren 28 bin 700 eczane, bilhassa ekonomik olarak son 30 yılın en sıkıntı periyodunu yaşamakta ve eczane hizmetlerinin sürdürülebilirliğini sağlamak giderek zorlaşmaktadır. Maliyetlerin başa çıkılamayacak boyutlara geldiği bu periyotta eczacılar kira, elektrik, doğalgaz, işçi sarfiyatı üzere rutin ödemeleri bile yapamayacak noktaya gelmiştir.
“13 yıl evvel belirlenen ve güncellenmeyen kademelerle ve her ilaç fiyat artışında azalan kârlılık ve artan sarfiyatlar sebebiyle kapanma noktasına gelindi. İlaç fiyatlarında 100 TL’ye kadar olan ilaçlarda alıştan %25 , 100-200 TL ortası %16 ve 200 TL üzeri ilaçlarda %12 kâr hadleri sabit olarak belirlenmiş idi. Bahis ile ilgili Sıhhat, Hazine ve Maliye bakanlıklarında defaatle görüşme yapılmasına karşın yapılan cüzi bir düzenleme ile kademelerde bir değişiklik yapılmadan kâr hadleri bir ölçü arttırıldı. Fakat ilaç kur artışları sonrası bu kademeler güncellenmediğinden her ilaç artışında özgür eczane eczacıları daha az yarar elde etmektedir.
“Eczacılar borçlanarak/kredi kullanarak hizmete devam ediyor. Eczacılar mesleklerini sürdürebilme gayreti veriyor. Bu durumun tahlili noktasında hiçbir ilerleme kaydedilmiyor. Somut adımlar atılmıyor.
“Hastaların ilaca erişimi bu durumdan direkt etkileniyor. İlaç yoklukları artık daha sık yaşanır hale geldi. Son devirde bilhassa diyabet, tansiyon, kalp hastalıkları üzere kronik hastalıklara ilişkin ilaçlara erişimde sorunlar artarak devam ediyor. Ayrıyeten başta onkoloji ilaçları olmak üzere çok sayıda yeni kuşak ilaç, bir müddettir Türkiye’ye gelmiyor. Hastalarımız daha aktif ve yenilikçi tedavi usullerinden yoksun kalıyor.
“Türk Eczacıları Birliği eczanelerin durumuyla ilgili araştırma yaptırdı. Bu araştırma sonuçlarına nazaran durum çok kritik. Ecza depolarına ödemeleri biriken eczacılar, bir kredi borcunu bir öbür krediyle ödemeye çalışan eczacılar, en temel işletme masraflarını dahi karşılayamaz duruma gelen eczacılar tahlil bekliyor.
“Sorunlara kalıcı ve gerçekçi bir tahlil bulunmazsa, vatandaşlarımızın ilaca erişimi her geçen gün daha da zorlaşacak. Bu durum önemli sıhhat sıkıntıları yaratacak.”
Yazının tamamını okumak için .