Atapark’ta partisi tarafından düzenlenen mitingde halka seslenen MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli, konuşmasına Maçka’da PKK’lı teröristlerin açtığı ateş sonucu şehit olan Astsubay Ferhat Gedik ve Eren Bülbül’ü anarak başladı.
14 Mayıs günü tüm dünyanın gözünün Türkiye üzerinde olacağını kaydeden Bahçeli, şu tabirleri kullandı:
“Anayasa’nın ikinci hususunda tabir edildiği üzere Türkiye Cumhuriyeti laik hukuk devletidir. Türk demokrasi tarihinin kilit taşı olan seçimler 1950’den günümüze saklı zarf ve açık sayım ile yürütülmüştür.
Milletin hakimiyetine rakip olan gücün varlığından asla bahsedilemeyecektir.
Türk demokrasisi rüştünü tekraren ispat etmiştir. Son günlerde bilhassa kimi ülkelerde yayınlanan mecmua gazeteler Türkiye’nin demokrasisi prestijine ilkel ve prensipsiz dayatmalarda bulundukları gözlenmektedir.”
“İMAMOĞLU MEYDAN MEYDAN DOLAŞIP FİTNE VE NİFAK SAÇIYOR”
Konuşmasında Erzurum’da İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’na yönelik yapılan taşlı akına da değinen Devlet Bahçeli, şöyle konuştu:
“İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri’nin meydan meydan dolaşıp fitne ve nifak saçması, vazifesini ihmale ederek, kentine ihanet ederek, ağır kusurlu siyasi faaliyetler içinde bulunması muhakkak sakıncalıdır, sancılıdır, mahsurludur, ezcümle yanlış üstüne yanlıştır.
Esnaf ziyareti mazeretiyle Erzurum’a gidip korsan miting düzenlemeye kalkan, sonra Erzurum’a taşıdığı bölücü provokatörlerin taşkınlıklarıyla istenmeyen imajlara neden olan malum belediye lideri Trabzon’un yüz karasıdır.
Hiç kimse Erzurumlu kardeşlerimize ve onurlu Türk polislerine iftira atmasın. Hiç kimse vatansever ve milletsever yürekleri suçlamaya kalkışmasın.
Erzurum’da çok tehlikeli bir provokasyon testi yapılmış ve nihayetinde ve doğal olarak aklıselim galip gelerek kaos provası aksi tepmiştir.
Erzurum’da kurulan dış irtibatlı tuzak Dadaşların sorumlu ve şuurlu halleriyle bozulmuştur.”
“EREN BÜLBÜL’ÜN DÖKÜLEN KANININ HESABINI NASIL VERECEKLER”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul mitinginde 1 milyon 700 bin kişi toplanmasından ötürü telaşlanan ve dehşete kapılan odakların tıpkı gün içinde sokakları karıştırmak için harekete geçtiğini ileri süren Bahçeli, şöyle konuştu:
“İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Van’da terörist Demirtaş için adalet daveti yapmıştı. Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu terörist Demirtaş’ı ve öteki teröristleri özgür bırakacağından orta ara bahsetmişti.
İmralı canisinin konut hapsine alınması konusunda CHP-HDP ve DÜZGÜN Parti ortasında uzlaşma vasatının olduğuna dair tezler son günlerde süratle yaygınlaşmıştı. Bir terörist için adalet isteyenler, mesela şehidimiz, evladımız Eren Bülbül’ün dökülen kanlarının hesabını nasıl verecekler? 6-8 Ekim 2014 tarihli isyan teşebbüsünde PKK’lılar tarafından şehit edilen 16 yaşındaki Yasin Börü’yle ilgili ve onun haklarını müdafaa edecek adalet davetini ne vakit lisana getirecekler?
Adaleti teröristler için talep eden ahlaksızlar, mesela 22 yaşında şehit edilen Aybüke öğretmenimizin, mesela 23 yaşında şehit edilen Necmettin öğretmenimizin, 11 aylık bebeği Mustafa Bedirhan’la birlikte şehit edilen 25 yaşındaki asker eşi Nurcan kardeşimizin sorulacak hesaplarını söyleyiniz bana, hangi hal ve durumda savunacaklar?
Karşımızda dış ilişkili bir zillet koalisyonu vardır. Karşımızda bir terör ittifakının bütün özellikleri zuhur etmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri gelsin de Eren Bülbül için adalet istesin.”
“KILIÇDAROĞLU TÜRKİYE’Yİ YÖNETEMEZ”
Konuşmasında Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na da yüklenen Devlet Bahçeli, şu sözleri kullandı:
“Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu mertse, adamsa, yüreği yetiyorsa, kendine güveniyorsa şehitlerimizin hakkını, gazilerimizin hukukunu, milletimizin ve devletimizin bekasını savunsun da görelim.
Yapamaz, yaptırmazlar, zira Kılıçdaroğlu bölücü terör örgütünün ve zalimlerin ortak Cumhurbaşkanı adayıdır. ‘Hayatımın projesi’ diyerek güya birinci kere söyleniyormuş üzere ‘Tarihi İpek Yolunu tekrar canlandıracağım’ açıklamasıyla gülünç durumlara düşen, tıpkı vakitte Azerbaycan‘ı ve Türk yurtlarını dışlayan alternatif bir rota çizen Kılıçdaroğlu acizdir, çaresizdir, esir düşmüştür, uzun bir istirahat devresi için direkt konutuna gitmesinde sonsuz fayda olacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi’nin ‘Türk Nesli: Türkiye’nin Büyük Stratejisi’ isimli çalışmasını adeta kopya eden, bunu da eline yüzüne bulaştıran, iki yıl evvel kalkan Çin treninden haberi bile olmayan Kılıçdaroğlu Türkiye’yi yönetemez.”