Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lider Yardımcısı Faik Öztrak, İzmir ziyaretinin 2’nci gününde İktisat Masası sunumu ve iş dünyası buluşmasına katıldı. Toplantıda CHP İzmir Vilayet Lideri Deniz Yücel ile birlikte CHP’li milletvekilleri, iş dünyası, oda ve sivil toplum kuruluşlarının liderleri hazır bulundu.
Açılış konuşmasını yapan CHP İzmir Vilayet Lideri Deniz Yücel, İktisat Masası’nda İzmir’deki iş dünyasından ileri gelen isimlerle iktisatta yaşanan problemleri nasıl düzeltebileceklerini konuşacaklarını tabir ederek, “‘Hiçbir çocuk yatağa aç girmesin diye ülkeye barışı, adaleti, getireceğiz’ diyen Millet İttifakı ve 6’lı masanın kurulmasına öncülük eden Genel Liderimiz Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Kendimize aklı ve bilimi rehber edinirsek dürüst, namuslu, çalışkan ve liyakat sahibi takımlarla çözülemeyecek hiçbir sorun yok. Bu gayrette Genel Lider Yardımcımız Faik Öztrak başkanlığındaki her biri liyakat sahibi isimlerden oluşan CHP İktisat Masası, Türkiye’nin dört bir yanında partimizin iktisat siyasetlerini anlatıyor” diye konuştu.
“TÜRKİYE’Yİ 1 MİLYONCU MARKET HALİNE GETİRDİLER”
Ekonomi masasının sunumunu gerçekleştiren Faik Öztrak, ‘Türkiye için yeni bir kıssa, yeni jenerasyon kalkınma stratejisi‘ başlıklı konuşmasında, partilerinin yeni iktisat siyasetlerini kıymetlendirdi. Global sistemde yeni bir ayrışmanın kelam konusu olduğunu, eskinin öldüğü lakin yeninin şimdi doğmadığı bir geçiş periyodundan geçildiğini aktaran Öztrak, şöyle devam etti:
“Küresel merkez bankaları artık faiz artırma sürecine gidiyor. Bizim neden yeni bir stratejiye muhtaçlığımız var? 2013’den sonra kendimize benzeyen ekonomilerden kopmaya ve ayrışmaya başladık. Bunun ardında da büyüme modelinin tıkanması var. 2001 yılında yaşanan krizden sonra güçlü iktisada geçiş programı vardı. Dünyada para o kadar bollaştı ki sürdürülmeye çalışıldı zira maliyeti düşüktü. Sonuçta yetersiz döviz rezervleri, yüksek enflasyon ve kapsayıcı olmayan bir büyüme süreci ile karşı karşıya kaldık.
Bugün gelinen noktada hükümet yalnızca bu modeli bildiği için dışarıdan para kesilmesine karşın ‘kendi vatandaşlarımın dövizlerini toplayarak sürdürebilirim’ yaklaşımı içinde. Lakin iktisada bu kadar müdahale edilmesi rekabeti azaltıyor. Ülkede paramızı pul etiler. Türkiye’yi Avrupa’nın 1 milyoncu marketi haline getirdiler. Her şey 1 milyon. Yabancı için burada her şey ucuz lakin bizim vatandaşımız için değerli.“
Devlette bir idare krizi bulunduğunu söyleyen Faik Öztrak, tek kişilik hükümet sisteminin kurumları yıprattığını lisana getirerek, “Türkiye tek kişilik hükümet sisteminde, ülkede dış siyasette yaşanan savrulmalar nedeniyle giderek güvenilemez bir ortak hale geliyor. Türkiye 4,5 saatlik uçuş aralığında, 58 ülkeye, 1,5 milyar nüfusa, 22 trilyon dolarlık bir pazara erişim imkanı sağlıyor. Elimizdeki üstünlükleri kullanalım. Gerçek takımlarla çalışalım. Bunu yapabilirsek Türkiye’nin Avrupa’nın üretim üssü olması işten bile değil. Fakat bugün kendi yatırımcımız hala kapasitesini büyütecek yatırımları yapmıyor. Bunu da hüzünle görüyoruz” tabirini kullandı.
“SEÇİMDE MİLLETİMİZ TERCİHİ YAPACAK”
Türkiye’nin inanç buhranı ve istikrarsızlık yaşadığına dikkati çeken Öztrak, tekrar sürdürülebilir olmak için yeni düzenlemeler gerektiğini söyleyerek, şunları kaydetti:
“Bu idare ile itimat buhranını aşamazsınız. Bunu aşabilmenin birinci ayağı sistemin değişmesinden geçiyor. Bu seçimde milletimiz bu tercihi yapacak. Bu tercih yapıldıktan sonra beklentilerde güzelleşmeler olacaktır. Para siyasetinin gayesi enflasyonu düşürmek olmalı. Maliye siyaseti daha çok büyümeye odaklı olmalı ve borçlanmayı azdırmamalı.
Avrupa Birliği üyeliği üzere bir gayretle güçlü bir başlangıç yapmış oluruz. Belirsizlik azalır, itimat artar, risk primi düşer. Stratejinin tüm eksenlerinin de buna takviye vermesi lazım. Bunu sağladığınız andan itibaren istikrar döngüsü çalışmaya başlıyor. Kur baskısı hafifler, enflasyonda düşüş başlar, dolarizasyonda da düşüş başlar. İstikrar döngüsü güçlendikten sonra kaliteli yatırım ortamına geçmemiz lazım. Dijital dönüşüm ve yeşil dönüşüm de yatırım sürecinde giderek daha yüklü hale gelecek. İstihdam artar, fiyatlar artar, gelir dağılımında adalet ortaya çıkar. Türkiye bu kısır döngüyü kırıp insan odaklı kalkınma sürecine girer.”
Konuşmasında 6’lı masanın üzerinde mutabakata vardığı düzenlemelere de değinen Öztrak, “Strateji ve planlama teşkilatı kurulması hakkında kanun 1 hafta on gün içinde çıkarılabilir. 1211 sayılı Merkez Bankası kanunun revizyonu, İstanbul Mukavelesi’ni yine yürürlüğe sokacak düzenlemenin yapılması oyunun değişmekte olduğu algısını güçlendirir.
Türkiye İstatistik Kurumu kanunun yeni şartlara uydurulması ve istatistiklere müdahale edilmesinin engellenmesi sağlanacak. Kamu ihale kanununda şeffaflık ve rekabeti arttıracak düzenlemeler getirilecek. Siyasette etik kanunun çıkarılması gündeme getirilecek. Süratle bu kanunları gündeme sokmamızla birlikte Türkiye’de algının süratle değişeceği kanaatindeyim. Türkiye kısa bir müddet sonra döviz yokluğunu düşünmek yerine, ‘Bu döviz çokluğunda nasıl davranmamız lazım? Bu durum bize rekabet sorunu yaşatmasın diye düşünecek hale gelecek” dedi.