Eskişehir’de tartıştığı avukat eşi Merve Gül Durmaz ile tesadüfen oradan geçen ve ortaya girmek isteyen Furkan S.’yi tabancayla bacağından vurarak yaraladığı gerekçesiyle tutuklanan Mete Arslanoğlu, birinci sefer hakim karşısına çıktı. Eskişehir 9’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya Eskişehir Kapalı Cezaevi’nde bulunan sanık Mete Arslanoğlu SEGBİS sistemiyle bağlandı. Olayda yaralanan ve hastanedeki tedavilerinin akabinde taburcu edilen Furkan S. ile avukat Merve Gül Durmaz’ın yanı sıra ortalarında Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri Av. Veli Küçük, Eskişehir Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüğü ismine gelen avukat Zeynep Özcan’ın da yer aldığı etraf vilayetlerden de gelen çoğunluğu bayan 60 kadar avukat duruşmada yer aldı.
Mahkemede iddianamenin okunmasının akabinde sanık Mete Arslanoğlu, birinci savunmasını yaptı. Yaşanan olaydan ötürü çok üzgün olduğunu tabir eden Arslanoğlu, “Bu olaydan ötürü çok üzgünüm, kızımı babasız bıraktık. Tahliyemi talep ediyorum. Ben yanımda yüksek ölçüde para taşıdığım için otomobilimde ruhsatsız tabanca taşıyorum” demekle yetindi. Olay sırasında bacağından yaralanan Furkan S. ise şikayetçi olduğunu belirterek, “Sanık benim sağ ayağıma ateş etti. Ben sanığa ne kadar yakın olduğumu bilmiyorum. Ne kadar aralıktan ateş ettiğini bilmiyorum. Olay nedeniyle şikayetçiyim” dedi.
‘Boşandıktan sonra nefes aldırmadı’
Eski eşi tarafından bacağından vurularak yaralanan avukat Merve Gül Durmaz ise Mete Arslanoğlu ile yaklaşık 2,5 yıl evvel boşandıklarını fakat o vakitten bu yana daima kendisini rahatsız ettiğini söyledi. Bu nedenlerle tekraren uzaklaştırma kararı aldığını anlatan avukat Durmaz, “Sanık benim 2.5 yıl evvel boşandığım eşim olur. 2.5 yıldır da adeta nefes bile aldırmadı. Gerek kelamlı gerekse fizikî tacizlerinden ötürü uzaklaştırma kararları aldık. Ben hiçbir vakit kızımın babasıyla görüşmesine yasak koymadım. Lakin babası ortak velayet hakkını berbata kullanarak. Her vakit konutuma geldi, beni devamlı taciz etti. Ben bunu tekraren yaşadım. Bununla ilgili de Aileiçi Şiddet Bürosu’na şikayette bulundum. Tekraren tehdide uğradım. Olay günü otomobilimi otoparka park ettim. Geldi cama vurup ‘in aşağı konuşacağız’ dedi. Ben ise ‘benim seninle konuşacak bir şeyim yok’ dedim. Otomobilimin içinde gitmesini bekledim. Ortadan 2-3 dakika geçti. Spor saatim gelmişti. Dışarı çıktım, çantamı bagajdan aldım. Bu sırada sanık yanıma tekrar geldi, ‘beni takip etmekten yorulmadın mı? Bıkmadın mı? Lütfen masraf misin? Yoksa polis çağıracağım’ dedim. Tartışma sırasında ‘seni öldürürüm, gebertirim’ dedi. O sırada seslerimizi duyan ismini sonradan öğrendiğim Furkan Beyefendi yanıma geldi. Furkan Bey’e de çıkıştı, sonra aracının yanına gitti. Kapısını açarak bir şeyler yaptı ve yine yanıma gelip Furkan Bey’e ateş etti. Sonra silahı göğsüme yanlışsız tuttu. Ben panikle spor çantamı önüme gerçek tuttum. Evvel sağ bacağımdan vurdu, sonra sol bacağıma ateş etti. Yaklaşık 4-5 el ateş etmiş olabilir. Çok ateş sesi duydum. Furkan Beyefendi ve ben bağırmaya başlayınca beşerler toplandı. Ben yerde yaralı yatarken, sanık karşıma geçip sigara içmeye başladı. Beşerler bize yardım ettiler. Sanık bu olanları durup izledi” diye konuştu.
Eskişehir Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüğü ismine gelen avukat Zeynep Özcan, davaya katılmak istediklerini belirterek, Mete Arslanoğlu’na yönelik, “Şikayetçiyiz, katılma talebimiz vardır. Caydırıcı ceza verilsin” dedi.
Avukatlar reaksiyon gösterdi, hakim duruşmaya orta verdi
Bu sırada kelam alan Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri avukat Veli Küçük, Eskişehir 9’uncu Asliye Ceza Mahkemesi yargıcına reaksiyon göstererek, “Bizim beyanlarımız alınmadan, katılma talepleri ve münasebetleri sorulmadan, mütalaa almanız ve katılma talebimizi reddetmeniz adaba aykırıdır” dedi. Bu kelamların akabinde salon ve kapıda bulunan 60 kadar avukat alkış yaptı. Mahkeme lideri, bunun üzerine duruşmaya orta verip mahkeme zaptına, “Mahkemenin baskı altına alınmaya çalışıldığı anlaşıldığından, bu şahısların dışarı çıkarılmasına karar verildi. Avukatların bağırıp çağırdıkları, sağlıklı bir karar verilemeyeceği anlaşıldığından, salonunun boşaltılıncaya kadar duruşmaya orta verildi” biçiminde kayda aldı.
Salona polis geldi
Mahkeme liderinin orta verilmesine ait kararın akabinde mahkeme salonuna gelen polis grupları avukatlardan salonu boşaltmalarını istedi. Avukatlar ise mahkemenin adapsız yargılama yaptığına dair tutanak tuttuklarını ve imza topladıklarını belirterek salondan çıkmadı.
Hakim: Can güvenliğimiz yok
Yaklaşık 1 saat avukatların salonu boşaltmasını bekleyen mahkeme hakimi, katip ve mahkeme savcısıyla birlikte diğer bir salona geçerek mahkemenin 1 hafta sonrasına alındığına dair karar aldı. Mahkemenin, ‘can güvenliğinin tehlikede olduğunu’ belirten kararında şöyle denildi:
“Mağdur avukatı desteklemek için bulunan ve mahkemenin kelam vermemesine karşın konuşan, mahkemeyi alkışlayan, duruşma disiplinini bozan, 40-50 avukatın bulunduğu, bu şahısların kolluk vazifelilerinin ikazına karşın salonu boşaltmadıkları, mahkeme heyetinin can güvenliğinin ve alacağı kararların duruşma disiplininin açık bir duruşmaya devam edilmesinin tehdit altında olduğu anlaşılmakla, duruşmaya bugün itibariyle devam edilemeyeceği anlaşıldığından duruşmanın 12 Ekim 2022 saat 09.30’a bırakılmasına kapalı celsede karar verildi.”
Baro Lideri Av. Elagöz: Avukatlardan korkuyorsan o cübbeyi bırak
Mahkemenin kararının akabinde avukatlar salondan ayrıldı. Adliye önünde toplanan avukatlar ismine açıklama yapan Eskişehir Baro Lideri Av. Mustafa Elagöz, meslek ömründe bu türlü bir yargılamaya şahit olmadığını söz ederek şunları söyledi:
“Maalesef bugün yapılan yargılamada hakim salonu terk ederek öteki bir odada bizlerin yokluğunda bir orta karar kıldı. Biz bunu duruşma salonunda gördük ve zapta geçirdik. En acı şey ise kararda sayın hakim can güvenliğinin tehlikede olduğunu fark ederek duruşma salonunu terk ettiğini zapta geçmiş. Bu tam bir hukuk garabetidir. Biz terörist değiliz, avukatız. Hak savunması yapmak için salonda bulunuyoruz. Nasıl bir hakim avukatlardan korkarak ‘can güvenliği tehdidim var’ diye orta karar kılabilir. Ben 22 yıllık meslek hayatım boyunca bu türlü bir durumla karşılaşmadım. Bu türlü bir tablo da görmedim. Avukatlardan korkuyorsan o cübbeyi bırak. O kürsüyü de işgal etme. Hangi avukat bugüne kadar mahkemede hakime saldırmış da avukatları terörize ederek salonda avukatlardan öbür kimse yok iken can güvenliğini münasebet göstererek öteki bir odada orta karar kılıyorsun. Bu türlü bir hukuk olur mu? Kendinize güvenmiyorsanız o cübbeleri giymeyin üzerinize.”
‘Son ana kadar eforumuzu ve gayretimizi sürdüreceğiz’
Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri Av. Veli Küçük ise Asliye Ceza Mahkemesi yargıcını Adalet Bakanlığı ve HSYK’ya şikayet edeceklerini belirterek, “Ülkemiz yargısı ismine hüzünlüyüz lakin bu usulsüzlüklerin giderilmesi ismine son ana kadar gayretimizi ve uğraşımızı sürdüreceğiz. Meslektaşımızın bu vesileyle bir defa daha yanında olduğumuzu, bundan sonraki duruşmalarda da yanında yer alarak sanığın hak ettiği cezayı alması noktasındaki kararlılığımızı devam ettireceğiz. Biz yarından itibaren Adalet Bakanlığı ile HSYK’ya bildirmek suretiyle yaşanan hukuksuzluğu hem kamuoyu ile paylaşmak hem de yasal gereği için ileteceğiz” dedi.
Mahkemece sanık Mete Arslanoğlu’nun tutukluluk halinin devamına karar verilerek, duruşma 12 Ekim 2022 saat 09.30’a ertelendi.
Olay neydi?
Tepebaşı ilçesine bağlı Hoşnudiye Mahallesi’nde 7 Haziran’da Mete Arslanoğlu, alışveriş merkezinin açık otoparkında, 2,5 yıl evvel boşandığı avukat Merve Gül Durmaz’la tartıştı. Mete Arslanoğlu, eski eşi Durmaz ile kendisini sakinleştirmek için ortaya giren Furkan S.’yi tabancayla bacağından vurarak yaraladı. Olay yerinde yakalanarak gözaltına alınan Arslanoğlu tutuklanırken, hakkında Eskişehir 9’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’ne 3 yıl 6 aydan 12 yıla kadar mahpus istemiyle dava açıldı.