DUVAR– İş insanı Bilal Saygılı’nın geçtiğimiz hafta AK Parti İzmir Vilayet Başkanlığı’na getirilmesi, FETÖ soruşturmalarında isminin geçmesi nedeniyle gündem oldu. Halk Tv muharriri İsmail Saymaz, FETÖ soruşturmasında ilişkileri saptananların cezaevinde ya da yurt dışında kaçak olduğunu belirtti, 2015 yılında FETÖ örgütü soruşturmasında gözaltına alınan ve örgütle münasebetlerine ait dair itiraflarda bulunan Saygılı’nın 2019’da MÜSİAD Şube Lideri olduğunu hatırlattı. Saymaz, “FETÖ’nün sanayicisi AKP’ye vilayet lideri yapıldı” başlıklı yazısında, FETÖ ile uzaktan ilgisi olanların bile “AK Parti’den torpili yoksa, 15 Temmuz’dan bu yana anası ağlıyor.” diye yazdı, Bilal Saygılı’nın FETÖ soruşturması sürecini şöyle aktardı:
“Soruşturma kapsamında Saygılı, gözaltına alındı. Ve 18 Aralık 2015’te 39 sayfa tabir verdi. FETÖ ile alakalarını anlattı ve itiraflarda bulundu.
FABRİKADA CEMAAT SOHBETİ
Saygılı, tabirinde, örgütle 2008-2009’da tanıştığını belirtiyor. Babası Eflatun Saygılı’nın Şifa Hastanesi’nin üst katındaki sohbete katıldığını, kendisinin de davet üzerine 2-3 kere gittiğini kaydediyor. Saygılı, ‘Katılanların isimlerini net olarak hatırlamadığını’ savunuyor. Lakin sohbet hocalığını Bekir Baz’ın yaptığını belirtiyor.
Baz, FETÖ’nün Ege Bölgesi imamıydı.
Bugün firari…
Saygılı, 2009’da esnafların konut sohbetine gittiğini ve sohbetlere 10-12 kişinin katıldığını anlatıyor. Bugün cezaevinde olan Ömer Kaya’nın toplantıya katılanlara ‘Mütevellisiniz’ dediğini ekliyor.
Kaya’nın teklifiyle kendisine ilişkin fabrikada yemekli sohbetler düzenlediğini itiraf ediyor. Birkaç haftada ya da ayda bir yapılan yemeklerin 2,5-3 yıl sürdüğünü söylüyor. Gel gör ki
‘Kalabalık olması ve daima değişmesi sebebiyle’ fabrikasına gelenleri tanımadığını tez ediyor!
EN AZ 200 BİN TL VERDİ
İki kere himmet toplantısına davet edildiğini ve bu buluşmalara 100 kadar iş adamının katıldığını kaydediyor.
2012 yılına kadar himmet, zekat, burs, kurban, gazete ve mecmua aboneliği gerekçesiyle yaklaşık 200 bin TL verdiğini vurguluyor.
PENSİLVANYA ZİYARETİ
Saygılı, 2010’da Saidi Nursi’nin yaşadığı Isparta’daki meskenini ve Barla köyünü topluca ziyaret ettiklerini, İstanbul’da Türkçe Olimpiyatı’na katıldıklarını, 2011’de Bosna Hersek’te FETÖ’nün yurtlarına gittiklerini kabul ediyor.
Saygılı, 3-7 Ocak 2013’te üç bireyle birlikte ABD’ye giderek, Fetullah Gülen’i ziyaret ettiklerini itiraf ediyor.
Tutanaktan:
‘Davet üzerine kendisi, Metin Özer, soyadını hatırlamadığı ve tanımadığı Faruk (Diş gereçleri satan) ile Pensilvanya’ya gittiklerini, üç gece Gülen’in kaldığı çiftlikte müstakil konutlardan birinin odasında kaldıklarını, her sabah 4’te namaza kaldırdıklarını, saat 9’da Gülen’in geldiğini, molla denilen öğrencileri tarafından hadis ve tefsir dersi verildiğini, Gülen’in fikirlerini öğrencilerine ileterek müdahale ettiğini, gün içerisinde ibadetle geçirildiğini…’
MÜSİAD’DAN AK PARTİ’YE
Saygılı, ABD’de geçirdiği son gün Faruk’un hükümet aleyhine konuştuğunu anlatarak, ‘O güne kadar cemaatin devlet büyükleri ve hükümete bakışı ile ilgili bilgi sahibi olmadığını’ tez ediyor.
Ancak ABD’den döndükten sonra da sohbetlere devam ediyor.
Gezi Parkı şovlarında, ‘cemaatin takınmış olduğu duyarsız tavrı görünce düzgünce soğuduğunu’ ileri sürüyor.
Ne var ki yeniden FETÖ’den ayrılmıyor!
Eylül 2013’te katıldığı sohbette, Mart 2014’teki lokal seçimde CHP’ye oy verilmesi tarafında telkinde bulunulması üzerine uzaklaştığını öne sürüyor.
Saygılı hakkında takipsizlik kararı verildi.
AK Parti ile olan bağı ve tahminen de serveti kurtulmasını sağladı.
Bırakıldıktan sonra, 2016’da İzmir’de ismine bir cami ve külliyenin temelini attı. Camiyi 2019’da Erdoğan açtı.
Saygılı, birebir yıl MÜSİAD Şube Lideri oldu.
Geçen hafta da şahsen Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından AK Parti İzmir Vilayet Başkanlığına atandı.
Demiyorum ki tutuklansın, malına mülküne el konsun.
Ancak…
Saygılı’nın FETÖ için yaptıklarının yüzde birine yeltenmemiş on binlerce insan cezaevinde çürürken, KHK’lı diye depremzededen sayılmazken, doğmamış çocuklarına varıncaya kadar fişlenirken; ‘FETÖ Borsası’nın torpilli işvereni ödüllendirilmesin. Ya da FETÖ’nün kodamanına hangi hukuk uygulanıyorsa garibanına da o uygulansın.” (HABER MERKEZİ)