Edirne’de taşkınlarla gündeme gelen Meriç ve Tunca ırmaklarındaki su düzeyi, kuraklık nedeniyle düştü. DSİ Edirne 11’inci Bölge Müdürlüğü Kirişhane Ölçüm İstasyonu datalarına nazaran, Meriç Nehri’nde geçen yıl 134 metreküp/saniye akan su, bu sene 68 metreküp/saniye olarak ölçüldü.
Geçen yıl 10 metreküp/saniye akış olan Tunca Nehri’nde ise 6 metreküp/saniyeye düştü. Bu datalara nazaran, Meriç Nehri’nde yüzde 50, Tunca Nehri’nde ise yüzde 40 düzeyinde düşüş yaşandığı görüldü.
Meteoroloji bilgilerine nazaran de Edirne’de son 10 yılın en kurak ekim ayı yaşandı. Ekimde metrekareye 6 kilo ağış düşmesi, buğday eken üreticinin geç ekim yapmasına neden olurken, kasım ayında metrekareye düşen 65 kilo yağış çiftçiyi umutlandırdı.
’40 YILDIR BU TÜRLÜ KURAKLIK GÖRMEDİM’
Tarım kenti Edirne’de yüz binlerce dekar ekili araziyi sulayan Meriç ve Tunca ırmaklarındaki debi düşüşü, uzmanlara nazaran, global ısınmadan kaynaklanıyor. Edirne’de yaşayanlar ise bölgenin beklenen yağışları bir an evvel yağmasıyla ırmaklardaki su düzeyinin artmasını bekliyor. Hüseyin Öztürk, “Bölgede kuralık var. İklim koşulları her yıl değişiyor. Evvelki kışları tutmuyor. Kış da görmüyoruz burada, kar yağdığı da yok. Kuru soğuklar var, yağmur bile yok. Su düzeyi çok düşük. Şimdiye kadar çeltikler (pirinç) ekiliyordu, sulamalar vardı fakat artık her şey bitti. Yeniden de sular düşük. 35-40 yıldır buradayım, hiç bu türlü bir şey görmedim” dedi.
Meriç Nehri’nin geçtiği Karaağaç Mahallesi’nde yaşayan Osman Morto da ırmakta suyun 2 metre düşmesiyle kuruma noktasına geldiğini söyleyerek, “Edirne’de eskisi üzere yağış yok. Evvelden yılın bu vaktinde kar yağması gerekiyordu. Artık bırakın kar yağmasını yağmur bile yok. Tunca Nehri’nde en az 1,5 ile 2 metre su olması lazım. Artık yalnızca 2 karış su var. Suyun düştüğü çok belirli. Bu seneye kadar bu ırmakta bu kadar düşüş yoktu. En az 1 metreye kadar düşüyordu, aşağısına düşmüyordu” diye konuştu.
Özkan Umut ise bölgede beklenen yağışlar alınamadığından su düzeylerinde büyük düşüş yaşandığını belirterek, “Eskiden Meriç ve Tunca nehirlerimizdeki su, yazın dahi uzunluğumuzu geçiyordu. Karaağaç ile Edirne ortası sudan ötürü kapanıyordu, 1 hafta su geliyordu. Burası ne kar alıyor ne yağmur. Yağmur yok, üstte kar yok. Evvelden saçaklara kadar kar oluyordu. O karlar eridiği vakit her gün su geliyordu. Artık hiçbir şey yok. Evvelden buraya su geldiği vakit Meriç Irmağı Köprüsü’nün gözleri suyla dolardı. Artık bunu söylemek mümkün değil. İnşallah bir an evvel kar ve yağmur yağışları olur nehirlerimizdeki su düzeyi artar” dedi. (DHA)