İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Kolu Lideri Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, olağanlaşmanın yaşandığı yaz periyodu sonrası koronavirüsle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Prof. Dr. Alper Şener, yaz aylarındaki olağanlaşma devri sonrası hadise sayılarında önemli manada düşüşler yaşandığına dikkat çekti. Kış devrinde kasım ve aralık aylarında koronavirüs dışındaki öteki teneffüs yolu virüslerinin etkin hale geleceğini de işaret eden Şener, bu devirde Covid-19 yada yeni bir varyant olmadığı sürece bu kış devrinin rahat geçebileceğini belirtti.
Şener, okulların açılmasıyla birlikte koronavirüs olaylarında kıpırdanmalar yaşanmasına karşın yüksek düzeyde olmayacağını da iddia ettiğini söyledi. Yurttaşların, hatırlatma toz aşılarını yaptırması gerektiğinin altını da çizen Şener, hatırlatma dozu aşılarını aslında bir nevi yedek modül değişimi üzere düşünülmesi gerektiğini söz etti.
“BA4-BA5 PİKİ DAHA KISA SÜRDÜ”
Hem büyükşehirlerde hem de orta ölçekli kentlerde küçük şeyler hariç hadise sayılarında önemli manada düşüşler yaşandığını söz eden Prof. Dr. Alper Şener, “Hem yatan hasta, hem ayaktan müracaat hastalarında düşüşler var. Bu ister istemez hem sıhhat çalışanların çalışma temposunda rahatlamaya sebep oluyor. Hem de vatandaşlarımızda genel bir rahatlamaya sebep oluyor. Aslında bu rahatlamaya gereksinimimiz var. Zira iki yıldır çok ağır devam eden bir hem hastane temposu, hem ağır bakım temposu, hem de hastalık temposu ile karşı karşıya kaldık. Münasebetiyle bu yaz devrini hayli rahat geçirdik diyebiliriz. Bilhassa son iki aydır ki olan dönemi. Avrupa Birliği ülkeleri ve dünyanın geneli BA4-BA5 varyantı ile daha uzun mühlet boğuşurken, bizdeki BA4-BA5 piki daha kısa sürdü. Bu bizim için bir avantaj, bu avantajı nasıl değerlendireceğiz. Çok düzgün bilmiyoruz yada gözlemleyemiyoruz diyebiliriz. Bir öngörümüz yok, en azından benim ferdî bir öngörüm yok. Lakin şunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bilhassa kış periyodu Kasım-Aralık ayı teneffüs yolu virüslerinin yine etkin hale geçtiği devir, ötürü koronavirüs dışındaki öteki teneffüs yolu virüsleri faal hale geçecek o kesin, hasebiyle buna eşlik eden bir COVID-19 ya da yeni bir varyant olmadığı sürece bu kış periyodu rahat geçiririz diye düşünüyorum. Lakin bu bir temenni, öngörü değil zira sayılara baktığınız vakit onu konfirme edecek, doğrulayacak bir elimizde netleşmiş bir sayı, data şimdi daha yok. Önümüzdeki Kasım ayından sonraki dönemde çok yakın takip edeceğiz. Koronavirüs hadiselerinde okulların açılmasıyla birlikte illa bir kıpırdanma olacaktır. Lakin ben bunun çok olağandışı yüksek düzeyde çıkacağını varsayım etmiyorum. Zira biz dünyanın geneliyle birlikte BA4-BA5 varyantını aslında attık. Yeni gelebilecek varyantlar yeniden omicron alt kümeleri, 2.75, BA2.75 üzere alt küme varyantlar var. Şayet bu alt küme varyantlar denovo olarak resen kendi virüs havuzumuzdan çıkmaz ya da bir halde dışarıdan içeriğe girmezse Türkiye kış devrini rahat atlatır ümidindeyim” dedi.
‘HATIRLATMA DOZUNU YEDEK KESİM ÜZERE DÜŞÜNMEK LAZIM”
Aşılama konusunu da değinen Prof. Dr. Alper Şener, “Belirli yaş kümesi için her halükarda öneriyoruz zira, bu hastalıkla oluşan antikorlar hastalığı atlatsanız dahi, hatırlatma dozu olsanız dahi 70 yaş üstünde kalıcı bir antikor olmuyor. 50 yaş üstünde de antikorlar uzun devir kalmıyor. Son dozunuzdan bu vakte yandaş hastalığınızda varsa ve 4 ile 6 aydan daha uzun vakit geçtiyse, kesinlikle hatırlatma dozumuzu olmamız lazım. Zira hatırlatma dozunu aslında bir nevi yedek modül değişimi üzere düşünmek lazım. Ömrü bitiyor o kesimin ve yenilenmesi gerekiyor. Bu parçayı yenilemek içinde bir vakit dilimi sonucunda 6 ayı dolduysa bu hasta kümesine her halükarda aşılamayı öneriyoruz. Ümit ederiz, kasım ve aralık aylarında yine bir tırmanışa geçmez. Hepimiz rahat bir yaz geçirdik, inşallah rahat bir kış geçiririz” tabirlerine yer verdi.