TZOB sektörü ve kurumları tedbire davet etti


Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Mayıs ayı üretici market, hububat ve girdi fiyatlarını değerlendirirken, 1 Haziran Dünya Süt Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.

ANKARA (İGFA) – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, mayıs ayında üretici ile market arasındaki fiyat farklılıklarını, üreticinin hububattaki fiyat beklentisini, Mayıs ayı girdi fiyatlarını değerlendirdi.

Sektöründe yaşanan son gelişmeleri yaptığı basın açıklamasıyla dile getiren TZOB Başkanı Bayraktar, Mayıs ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 522,5 ile elmada görüldüğünü belirtti.

Elmadaki fiyat farkını yüzde 393,6 ile kabak, yüzde 373,7 ile ıspanak, yüzde 330,8 ile salatalık, yüzde 325,1 ile marul, yüzde 292,1 ile sivri biber, yüzde 268,8 ile kuru üzüm, yüzde 253,3 ile kuru fasulye, yüzde 245,4 ile yeşil mercimek takip ettiğine dikkati çeken Bayraktar, “Üreticide 2 lira olan elma 12 lira 45 kuruşa, 2 lira 34 kuruş olan kabak 11 lira 55 kuruşa,3 lira olan ıspanak 14 lira 21 kuruşa, 1 lira 59 kuruş olan salatalık 6 lira 85 kuruşa, 1 lira 99 kuruş marul 8 lira 46 kuruşa, 3 lira 25 kuruş olan sivri biber 12 lira 74 kuruşa, 14 lira 50 kuruş olan kuru üzüm 53 lira 47 kuruşa markette satıldı” diye konuştu.

Mayıs ayında markette 38 ürünün 26’sında fiyat artışı, 12’sinde ise fiyat azalışı görüldüğünü kaydeden Bayraktar, üretici fiyatları bakımında da Mayıs ayında en çok düşen ürünün yüzde 62,3 ile marulda olduğunu kaydetti. Maruldaki fiyat düşüşünü yüzde 59,4 ile sivribiber, yüzde 55 ile maydanoz, yüzde 50,2 ile salatalık, yüzde 37,6 ile kabak, yüzde 33,3 ile patlıcan, yüzde 31,2 ile yeşil soğan yüzde 31 ile ıspanağın izlediğini belirten Bayraktar, üretici fiyatlarında elma, kuru fasulye, nohut, kırmızı mercimek, yeşil mercimek, pirinç, kuru üzüm ve kuru incirde fiyat değişimi yaşanmadığını söyledi.

FİYATLARDAKİ DÜŞÜŞ HAVALARIN ISINMASINDAN

Fiyat farklılıklarının sebepleri ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Marul, sivri biber, maydanoz, salatalık, kabak, patlıcan, yeşil soğan ve ıspanak fiyatlarındaki düşüş havaların ısınması sebebiyle artan arzdan kaynaklanmaktadır. Adana bölgesinde patates ve soğan hasadının başlamasıyla artan arz fiyatlarda düşüşe neden olmuştur. Havaların ısınmasıyla birlikte tarla ürünlerinin piyasaya arzının artması, önümüzdeki dönem tüketici fiyatlarına olumlu yönde yansıyacaktır” dedi.

Toprak Mahsulleri Ofisi müdahale alım fiyatını üretici maliyetlerini, ithalat ve dünya fiyatlarını gözeterek açıklamasının doğru olacağını belirten Bayraktar, “TMO, maliyetler karşısında üretim yapmakta zorlanan çiftçinin önümüzdeki yıl tarlada kalabilmesi için 2021-2022 döneminde müdahale alım fiyatını üretici maliyetlerini, ithalat ve dünya fiyatlarını gözeterek açıklamalıdır. Devam eden Rusya-Ukrayna savaşının dışında dünyada üretici ülkelerin ihracata getirdiği kısıtlamalar hububatta spekülasyona davetiye çıkarmaktadır. Bu durumda başta buğday olmak üzere hububat fiyatlarındaki aşırı yükselmeler nasıl önlenecektir?” diye konuştu.

Elektrik fiyatlarının son bir yılda yüzde 99,7, zirai ilaç fiyatları ise yüzde 88,2 ile 140 arası oranlarda artış gösterdiğini ifade eden Bayraktar, “Girdi fiyatları enflasyonun yaklaşık 3 katıdır.
Üreticilerimize moral vermek, üretimde kalmalarını sağlamak veya az üretmelerini önlemek için girdiler makul fiyatlardan üreticilere ulaştırılmalı, maliyetleri düşüren bir üretim teşvik paketi açıklanmalıdır” dedi.

OKUL SÜTÜ PROGRAMI YENİDEN HAYATA GEÇMELİ

Öte yandan Bayraktar açıklamasında, 1 Haziran Dünya Süt Günü ile ilgili de açıklmalarda bulundu.

Bayraktar, okul sütü programı tekrar hayata geçirilmesi gerektiğini ve programın doğal yolla imal edilen peynir, yoğurt, ayran, dondurma gibi süt ürünleriyle çeşitilendirilmesi gerektiğini savundu.

“Süt ürünleri fiyatları markette çok artmış, tüketicilerin alım gücü düşmüştür” diyen Bayraktar, “Sütün çocuklar, hamileler ve gençler açısından önemi dikkate alındığında hayvansal proteine ulaşamamanın yol açacağı sağlık riskleri düşünülmelidir. Halka sosyal yardımlar kapsamında süt ve süt ürünleri dağıtımı yapılmalıdır” diye konuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir